Avrupa Şampiyonası & 2010 Dünya Kupası

rosso_relativo · Kıdemli - Bişitör Kayıt: 09 Aralık 2005 Üye No: 1366

Futbolseverlerin uzun süreli bekleyişi artık sona eriyor... Avrupa kıtasının ülkeler bazında en önemli organizasyonu olarak kabul edilen Avrupa Şampiyonası bugün başlıyor.

1960 yılından bu yana her 4 yılda bir düzenlenen ve bu yıl 13. kez düzenlenecek şampiyona Avusturya ve İsviçre'de yapılacak. A Milli Futbol takımımızın da tarihinde 3. kez katılma hakkı kazandığı finaller 4 grupta 4'er takımın katılımıyla gerçekleştirilecek.

Türkiye'nin A Grubu'nda Portekiz, İsviçre ve Çek Cumhuriyeti ile mücadele edeceği turnuvanın ilk maçı bugün saat 19.00'da grubumuzda ev sahibi İsviçre ile Çek Cumhuriyeti arasında oynanacak. İsviçre'nin Basel kentindeki St. Jacob Park Stadı'ndaki maçı İtalyan hakem Roberto Rosetti yönetecek.

Günün ikinci maçında ise A Milli Takım, saat 21.45'te Portekiz karşısında ilk sınavını verecek. İsviçre'nin Cenevre Stadı'nda oynanacak ve Almanya Futbol Federasyonu'ndan Herbert Fandel'in yöneteceği karşılaşma ATV ve Lig TV'den naklen yayınlanacak.

4 grupta ilk 2 sırayı alan takımların çeyrek finale yükseleceği Avrupa Şampiyonası, 29 Haziran'da Avusturya'nın Viyana kentinde oynanacak final maçıyla sona erecek.

Dünyaca ünlü bir çok futbol yıldızını bir araya getiren ve yaklaşık 3 milyar kişiye ulaşması beklenen turnuvaya daha önce 2 kez katılma hakkı kazanan Türk Milli takımı, 1996'da ilk tur gruplarında elenmiş, 2000 yılında ise çeyrek finalde Portekiz'e 2-0 mağlup olmuştu.

2002 Dünya Kupası'nda elde ettiği üçüncülüğün ardından 2004 Avrupa Şampiyonası ve 2006 Dünya Kupası'na katılamayan millilerde hedef; teknik direktör Fatih Terim'in turnuva öncesi belirttiği gibi Avrupa'ya kendimizi hatırlatmak...

Allahtan C grubunda değiliz Very Happy

Milli takımımız bu sene ümitleri boşa çıkarmaz umarım
_________________
Wendell Phillips
Doğruluk sonsuzluğun güneşidir. Nasıl olsa doğar.

rosso_relativo · Kıdemli - Bişitör Kayıt: 09 Aralık 2005 Üye No: 1366

4 büyükler olunca daha bi konuşuyoruz sanki Confused

milli duygularınız bi coştura foş olsun (coşuntudan taşıntı yani ) Mr. Green

Dinle

milli takımımıza bir çok marş düzenlendi ama ben en çok bunu sevdim sade gülüş

_________________
Wendell Phillips
Doğruluk sonsuzluğun güneşidir. Nasıl olsa doğar.

riX · Tarih: Cmt Hzr 14, 2008 10:25 am Mesaj konusu:

ben hiçbirini sevemedim malesef.
bence boş bir zamanda bir marş seçilmeli ve birçok seçenek olmalı.yani tek sefere mahsus olarak çok iyi birşey seçilmeli sade gülüş

takımımız umarım iyi işler başarır.

edit: o zaman sevmemiştim, fakat yarı finale kadar ne dinlesem coşardım, o da ayrı tabi sade gülüş

rosso_relativo · Kıdemli - Bişitör Kayıt: 09 Aralık 2005 Üye No: 1366

Türkiye destan yazdı. Dünyanın en güçlü takımlarından Çeklere karşı son 15 dakikaya 2-0 yenik girdik. Arda ve Nihat'la bulduğumuz gollerle adımızı çeyrek finale yazdırdık.

uefa.com: Türkler yere serdi.
L'Equipe (Fransa): Türkiye çok uzaklardan geri geldi. Maç biter ama Türkler bitmez.
La Gazetta Della Sport (İtalya): Türk mucizesi. Fatih Terim'in oyunu Çekler'i dağıttı.
Jyllands Posten (Danimarka): Delice bir dönüşten sonra Türkler 'Yola devam' dedi.
Dagens Niyheter (İsveç): Mucize dönüş.

İtalya basını: Türkiye çeyrek finali fathetti

Avrupa Şampiyonası’nda Türkiye’nin Çek Cumhuriyeti ile yaptığı maçtan 3-2 galip ayrılmasını İtalya basını internet sayfalarından “Türk mucizesi” olarak yer verdi.

Gazzetta dello Sport Gazetesi internet sayfasında, “Cech felaketi, Türk mucizesi, Terim arayı kapattı, çeyrek finalde” başlığı altında yer alan haberde, “Türkiye bir seferde Çek Cumhuriyetini yenememe geleneğini yendi, çeyrek finali fethetti. Cenevre’de maceralı ve öngörülemez bir maç bitimine yakın Chelsea kalecisinin affedilemez hatasıyla 3-2 sona erdi. Yavaş ve sıkıcı seyreden birinci yarının ardından ikinci yarı heyecanlı goller ve aptalca hatalarla karıştı. Volkan’a verilen kırmızı kart son dakika şoku oldu” yorumuna yer verildi.

Corriere dello Sport Gazetesi internet sitesinde maçın sonucunu “Türkiye arayı kapattı: Çekleri eledi” başlığıyla duyurdu. Haberde, “Türkiye ve Çek Cumhuriyeti arasında final gürültülü oldu. Çek Cumhuriyeti 2 gol avantajdan son dakikada 3-2 yenildi” ifadesi kullanıldı.

Corriere della Sera Gazetesi ise internet sayfasında, “Türk mucizesi. Çeklere karşı arayı kapattılar 3-2 ” başlığını kullanılarak haberde “Maçın sonundaki Nihat’ın iki golü herşeyi tersine çevirdi” yorumu yapıldı.

maçın yıldızları Nihat ve Ardaydı sanırım
Çek taraftarlar maç bitti diye ayaklanmışlardı ki neye uğradıklarını şaşırdılar Mr. Green

gurur duydum vallahi

_________________
Wendell Phillips
Doğruluk sonsuzluğun güneşidir. Nasıl olsa doğar.

jole23 · Erenet Yeni Üye Kayıt: 14 Ekim 2006 Üye No: 37358

tşkLeR..
_________________
ßenimn Sitem dha qüzeLL..!

rosso_relativo · Kıdemli - Bişitör Kayıt: 09 Aralık 2005 Üye No: 1366

2008 Avrupa Şampiyonası çeyrek final maçında A Milli Takımımız, normal süresi golsüz eşitlikle, uzatma devreleri 1-1'lik eşitlikle biten maçta penaltı atışları sonucunda Hırvatistan'ı 4-2 yendi ve yarı finalde Almanya'nın rakibi oldu.

rakip takımlar turu geçiyoruz diye tam sevineceklerken çılgın Türkler çıkıyo sahneye
rakiplerimizin hevesleri kursaklarında kalıyo olmuyo ki ama böyleeee Mr. Green

her maçta birisi yıldızlaşıyo sanki , Semih Şentürk harika oynadı bu maçta.
Avrupa Şampiyonasının korkulu rüyası olduk çıktık vallahi tebrik ediyorum Milli Takımımızı umarım Almanyayı da yener final oynarız Wink

_________________
Wendell Phillips
Doğruluk sonsuzluğun güneşidir. Nasıl olsa doğar.

rosso_relativo · Kıdemli - Bişitör Kayıt: 09 Aralık 2005 Üye No: 1366

2010 yılında Güney Afrika'da düzenlenecek 19. Dünya Kupası Finalleri öncesi Avrupa elemelerinde Türk Milli Futbol Takımı, 3. kez bu büyük organizasyonun finallerinde yer almak için yola çıkıyor.

A Milli Futbol takımı, 85 yıllık tarihinde daha önce Dünya Kupası finallerine sadece 2 kez katıldı.

1950'deki finallere ''masraflı olacak'' gerekçesiyle katılmayan Türkiye, 1954'te ise Franco adlı İtalyan çocuğun çektiği kura sonucu finallere gitti.

1930 yılında Uruguay'da başlayan Dünya Kupası heyecanına, ilk kez 1950 Dünya Kupası Finalleri için ortak olan Türkiye, Avusturya'ya iki maçta da yenilmesine karşın, bu ülkenin finallere katılmama kararı alması üzerine, finallerde mücadele etme şansını yakaladı. Ancak Türkiye de, FIFA'nın gösterdiği rakip olan Suriye'yi 7-0 yenmesine karşın, ''masraflı olacak'' gerekçesiyle Brezilya'daki finallere katılmaktan vazgeçti.

FRANCO'NUN UĞURU VE 1954 İSVİÇRE

A Milli Futbol Takımı'nın katıldığı ilk Dünya Kupası, 1954'te İsviçre'de düzenlenen finaller oldu.

Elemelerde İspanya'ya ilk maçta 4-1 yenilen, ikinci maçı 1-0 kazanan Türkiye, statü gereği tarafsız sahada (Roma) yapılan üçüncü maç 2-2 sonuçlanınca, iş kuraya kaldı. Franco adlı bir İtalyan çocuğun yaptığı kura çekimi sonucu, Türkiye finallere katılma hakkını elde etti.

Finallerde, ilk maçında Almanya'ya 4-1 yenilen A Milli Futbol Takımı, Güney Kore'yi 7-0 yenmeyi başardı. Kurallar gereği bir kez daha Almanya ile karşılaşan Milli Takım, 7-2'lik yenilgiyle 1954 Dünya Kupası Finalleri'ne veda etti.

ASYALI TÜRKİYE'YE "HAYIR"

Türkiye, bir sonraki Dünya Kupası mücadelesine, FIFA'nın, maçlarını Asya grubunda oynatmak istemesi üzerine katılmadı.

Avrupa grubunda yer almakta ısrarlı olan Türkiye, FIFA'yı protesto ederek, İsveç 1958 elemelerinde yer almadı.

BAŞARISIZ DÖNEM

1962 yılında Şili'de yapılan Dünya Kupası için elemelerde yeniden Avrupa grubunda mücadele eden A Milli Futbol Takımı, Norveç'i iki maçta da yenmesine karşın, Sovyetler Birliği'ne iki maçta da yenilince, final umutlarını tüketti.

İngiltere 1966 ve Meksika 1970 finalleri için elemelerde başarısız sonuçlar alan Türkiye, Almanya 1974 Dünya Kupası elemelerinde, İtalya'nın ardından grubunda ikinci olabildi.

Ay-yıldızlı ekip, Arjantin 1978, İspanya 1982 ve Meksika 1986 elemelerinde de umduğunu bulamadı.

1990 FİNALLERİ ''KILPAYI'' KAÇTI

Türkiye, 1990 Dünya Kupası Finalleri'ne katılma şansını son maçta elinden kaçırdı.

Sovyetler Birliği, Avusturya, Doğu Almanya ve İzlanda ile aynı grupta yer alan Türkiye, Sovyetler Birliği ile deplasmanda oynadığı son maçına final vizesi umuduyla çıktı. Bu maçı 2-0 kaybeden Türkiye, grupta 3. olurken, Sovyetler Birliği ve Avusturya, ilk iki sırayı alarak finallerde mücadele etme hakkını kazandı.

A Milli Futbol Takımı, ABD 1994 ve Fransa 1998 Dünya Kupaları elemelerinde de amacına ulaşamadı.

AVUSTURYA'DAN BU KEZ SÖKE SÖKE

A Milli Futbol Takımı, 1950 Dünya Kupası Finalleri'ne katılma hakkını elde eden, ancak çekilerek bu şansını o zaman Türkiye'ye bırakan Avusturya'dan, 2002 Dünya Kupası Finalleri için bileğinin hakkıyla vize aldı.

Avusturya'nın yarım asır önceki vizesine rağmen, ekonomik açıdan Brezilya'daki finallere katılmaktan son anda vazgeçen Türkiye, play-off baraj maçlarında bu kez rakibini 1-0 ve 5-0'lık skorlarla yenerek, 2002 yılında Güney Kore ve Japonya'nın ev sahipliği yaptığı 17. Dünya Kupası Finalleri'ne katılma hakkını kazandı.

2002'DE TARİHİ BAŞARI

A Milli Futbol Takımı, Japonya ve Güney Kore'nin ev sahipliği yaptığı 2002 yılındaki 17. Dünya Kupası Finalleri'nde tarihi bir başarıya imza attı.

Milliler, 48 yıl sonra katıldıkları finallerde Brezilya, Kosta Rika ve Çin ile aynı grupta yer aldı. Gruptaki ilk maçında Brezilya'ya 2-1 yenilen ay-yıldızlı ekip, Kosta Rika ile 1-1 berabere kalıp, son maçta Çin'i 3-0 yenerek gruptan averajla çıkmayı başardı.

2. turda ev sahibi ülkelerden Japonya'yı 1-0 yenmeyi başaran milliler, çeyrek finalde de Senegal'i ''altın gol''le 1-0 geçerek yarı finale çıktı. Yarı finalde yine Brezilya ile eşleşen ve 1-0 yenilen Türkiye, final şansını kaçırırken, üçüncülük maçında diğer ev sahibi Güney Kore'yi 3-2 yenip, tarihsel bir başarıyla üçüncülüğü elde etti.

2006'YA İSVİÇRE FRENİ

Türkiye, 2006 yılında Almanya'da düzenlenen 18. Dünya Kupası Finalleri'ne ise baraj maçlarında İsviçre'ye takılarak katılamadı.

Ay-yıldızlı ekip, deplasmandaki ilk maçta 2-0 yenildiği İsviçre karşısında, İstanbul'daki olaylı maçı 4-2 kazanmasına rağmen, gol averajıyla final biletini kaçırdı.

© (NTV)

Ermenistan maçı ile başladık umarım devamı da gelir Wink

_________________
Wendell Phillips
Doğruluk sonsuzluğun güneşidir. Nasıl olsa doğar.

rosso_relativo · Kıdemli - Bişitör Kayıt: 09 Aralık 2005 Üye No: 1366

Beraberlikle Yetindik : 1-1
A Milli Futbol Takımı, 2010 Dünya Kupası Finalleri öncesi Avrupa elemeleri 5. Grup'taki ikinci maçında İstanbul'da Belçika ile karşılaştı. ay-yıldızlılar, sahadan 1-1 eşitlikle ayrılarak 1 puanla yetinmek zorunda kaldı.

takımımızda bir futbolcumuzun eksikliği bu kadar mı hissedilirdi
yani neymiş Tuncaysız olmuyomuş Very Happy

bu arada Hürriyetin haberini okumuştum hemen aktarayım

Fatih Terim: Ulan Ben Senin O Bıyığını

Hürriyet yazarı Yalçın Doğan'dan çok büyük iddia: Fatih Terim spor yorumcusu Osman Tanburacı'ya telefonda ana avrat küfretti. Bu olaya en az 7-8 kişi şahit oldu...

İşte Yalçın Doğan'ın Terim hakkındaki şok iddialarda bulunduğu köşe yazısı

Küfürbaz Terim şangır şungur
SPOR yazarı ve yorumcusu Osman Tamburacı’nın yüzü bembeyaz oluyor. "Sen ne biçim konuşuyorsun" diyerek, yerinden fırlıyor, sinirden eli ayağı bir anda buz kesiyor.

9 Eylül, önceki gün. Saat 17.54. Levent Spor Yazarları Derneği. Bir grup arkadaş sohbet ediyor. Aralarında Osman Tamburacı da var. Tamburacı derneğe gelmeden önce Sky TV’de Türkiye-Belçika milli maçına ilişkin görüşlerini anlatıyor.

Dernekte arkadaş grubu sağdan soldan söz ederken, koyu sohbet sırasında Osman Tamburacı’nın cep telefonu çalıyor.

TELEFONDA KÜFÜR .... ve devamı...

milli takımımızın teknik direktörü saygısızlık edilmesin diyoruz ama saygı da karşılıklı olmalı
kendini İlah zannediyo sanırım Mr. Green

hiç yakıştırmıyorum ben Fatih Terimi , bulunduğu noktaya layık bulmuyorum bi Şenol Güneş ya da Ersun Yanal olamadı yazık !
_________________
Wendell Phillips
Doğruluk sonsuzluğun güneşidir. Nasıl olsa doğar.

riX · Tarih: Cum Eyl 12, 2008 5:18 am Mesaj konusu:

kötü şeyler bunlar, genel olarak ne kadar başarılı olursak olalım bizi sıfırlar bu hareketler.
_________________
Resim