Tarih: Çrş Ağu 30, 2006 2:50 am Mesaj konusu: Yeni Filmler
Arsène Lupin
Toplumsal ahlakı reddeden modern bir kahraman
Çekici ve merak uyandıran kişiliği yıllar boyu kulaktan kulağa dolaşan kışkırtıcı, akıllı ve korkusuz genç bir adamın unutulmaz maceraları… Normandiya, 1894. 20’li yaşlarının başlarındaki Arsene Lupin, çalmaya olan tutkusuyla meşhur olmuştur.
Film her ne kadar yüzyıl dönümünde geçse de, Arsene Lupin aslında modern bir kahraman. Onun fırtınalı hikayesi, izleyiciyi manastırlar ve gizli hazinelerle dolu yeşil Normandiya taşrası ve Caux uçurumlarından sanayi devriminin keşmekeşli Paris’inin karanlık sokaklarına taşıyor. Hikayenin bu yeni adaptasyonunda, genç Lupin’in daha önceden karanlıkta kalan farklı yönleri de ön plana çıkartılmaya çalışılmış.
Kanun dışı yaşamı seçerek sanayi devriminin sancılarını çeken toplumun ahlak anlayışını reddeden Lupin, yine de meşhur centilmen soyguncu imajını devam ettirmek için cinayet işlemeyi kesinlikle reddeder. O, bir hırsızlık ve koleksiyon tiryakisidir. Konteslerin aile mücevherlerinden yıldız hareketlerine dayanan çok gizli belgelere kadar her şeyi çalıp çırpar. Kimliğini gizleme konusundaki bukalemun becerisi, düşmanlarının, dostlarının ve kurbanlarının aklını başından alır.
Hançer ve pelerinlerin dünyası olan aile sırları ve esrarengiz güçler arasında o, nefes kesen çılgınlıkları ve tutkulu maceralarıyla mükemmel bir kötü kahramandır. Robin Hood cömertliği, Sherlock Holmes’un tümdengelim yeteneği ve Don Juan cezbediciliğiyle donanmıştır. Kötü şöhreti nedeniyle kendisini bir takım soğuk kanlı seri cinayetler ve cüretkar hırsızlıkların baş zanlısı olarak bulduğundaysa, tüm bunlara, hatta daha fazlasına ihtiyaç duyacaktır…
Yönetmenliğini Jean-Paul Salomé’nin üstlendiği “Arsène Lupin”in başrollerinde Romain Duris (Arsène Lupin), Kristin Scott Thomas, Pascal Greggory, Eva Green, Robin Renucci, Patrick Toomey, Mathieu Carrière ve Philippe Magnan var. Maurice Leblanc’ın “Cagliostro Kontesi” isimli romanından uyarlanan “Arsène Lupin”in senaryosunu Jean-Paul Salomé ve Laurent Vachaud birlikte yazmış. Filmin müziklerini ise Debbie Wiseman bestelemiş.
Garfield 2
Garfield okyanus aşırı maceralarda!
Veteriner kız arkadaşı Liz Wilson’a evlenme teklif etmek üzere Londra’ya giden sahibi Jon Arbuckle’a sürpriz yapmak isteyen Garfield, koca okyanusu baştan başa kat ediyor; hem de yanında Odie olduğu halde! Big Ben’in, Buckingham Sarayı’nın, Scotland Yard’ın ve tabii ki balık - patates kızartması ikilisinin topraklarında Garfield’ın İngiltere işgali, bir prens ile ver pati-al pençe boyutlarına taşınıyor...
Yeni ölen sahibesi Lady Eleanor’dan miras kalan Carlyle şatosunun sahibi ve -şansa bakın ki- Garfield’ın tıpatıp aynısı kraliyet kedisi Prens ile Garfield yanlışlıkla yer değiştirir. Carlyle şatosunun bir kediye miras kalması ise, Lady Eleanor’un yeğeni Lord Dargis’i büyük hayal kırıklığına uğratmıştır.
Büyük şatoda Carlyle Kedisi olarak gününü gün eden Garfield’ın yanında baş kahya Smithee, tam bir İngiliz bulldog’u olan Winston, İskoç tavşanı McBunny, Hint gelinciği Nigel, İspanyol boğası Bolero, takıntılı Shakespear hayranı Ben Claudius ve Fransız kazı Christophe’tan oluşan, uluslararası bir hizmetliler ordusu vardır. Prens ise, sıradan bir kedi hayatı sürmekte, Jon ve Odie ile barlara takılmakta, lazanyanın tadına ilk defa bakmakta ve elbette çok sevmektedir.
Ne var ki, taç taşımak göründüğü kadar kolay iş değildir. Zira şatonun sonraki mirasçı adayı Lord Dargis, Prens Garfield’ı sonsuza kadar yolundan çekip saf dışı bırakma niyetindedir. Garfield’ın bu kusursuz dünyası, kısa sürede büyük sürprizlerle hareketlenecektir...
Jim Davis’in dünyaca ünlü çizgi romanından uyarlanan komedi / animasyon filmi “Garfield 2”nin yönetmeni Tim Hill. Başrollerde Bill Murray, Breckin Meyer (Jon Arbuckle), Jennifer Love Hewitt (Liz Wilson), Billy Connolly (Lord Dargis) görev almış. Senaryosunu Joel Cohen ve Alec Sokolow’un birlikte yazdıkları filmin müziklerini ise Christophe Beck bestelemiş.
CRAZY_ÇILGIN
Babalar ve oğullar…
Zac, 5 oğulları olan Beaulieu ailesinin dördüncü çocuğudur. Yılbaşı gecesi doğan ve saçında beyaz bir tutam bulunan Zac’in kutsanmış bir çocuk olduğunu düşünen annesinin korumacı tavrına karşı, hayat Zac için hiç de kolay değildir. Her biri ayrı bir dert olan erkek kardeşleri Zac’in yaşamını cehenneme çevirmektedirler. Maço bir erkek sayılabilecek babası ise, Zac’in yeterince erkeksi olmadığını düşünmektedir…
Kanada’nın Oscarları sayılan Genie ödüllerinde “En İyi Film”, “En İyi Yönetmen”, “En İyi Orijinal Senaryo”, “En İyi Erkek Oyuncu” ve “En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu” ödülleri de dahil olmak üzere 10 ayrı dalda ödüle layık görülen “C.R.A.Z.Y.”, aynı zamanda senenin en çok seyirci toplayan Kanada filmine verilen Golden Reel Ödülü’nü de kazandı.
THE LAKE HOUSE
GÖL EVİ
Yön: Alejandro Agresti
Oyn: Keanu Reeves, Sandra Bullock
Tür: Romantik - Dram - Fantastik
Süre: 105 dk.
Keanu Reeves ve Sandra Bullock, Hız Tuzağı (Speed) filminden tam 12 yıl sonra, içinde fantastik öğeler barındıran bir aşk hikayesinde tekrar bir araya geldiler.
Dr. Kate ve mimar Alex, farklı zaman dilimlerinde, aynı evde yaşamaktadırlar. Nefis bir gölün kenarında duvar yerine cam kullanılarak inşa edilmiş bu şeffaf evde 2 yıl arayla yaşayan Kate ve Alex, bahçedeki posta kutusuna birbirleri için mektup bırakmaya başlarlar. Farklı zaman dilimlerinde olsalar da birbirleriyle haberleşmeye başlayan ikilinin aşkı yaşaması için aynı evi ve zamanı paylaşmalarına gerek yoktur.
Hayal dünyasında gezinen bir film olan Göl Evi, içinde aşk olsun da konusu saçma olsun, önemli değil, diyecek izleyicilere hoş vakit geçirecekleri bir seyir sunuyor. _________________ Wendell Phillips
Doğruluk sonsuzluğun güneşidir. Nasıl olsa doğar.
riX Emekli Samuray
Kayıt: 01 Mayıs 2005 Üye No: 3 Nereden: Uji
Tarih: Çrş Ağu 30, 2006 7:53 pm Mesaj konusu:
_________________
rosso_relativo Kıdemli - Bişitör
Kayıt: 09 Aralık 2005 Üye No: 1366
Tarih: Prş Ağu 31, 2006 9:17 pm Mesaj konusu:
ANİMASYON FİLM SEVERLER İÇİN
filmin jeneriğini izledim ülkemizde gösterime girmedi 15 eylülde vizyonda olucak Cars filmi, bir değil, birden fazla otomobil karakterini buluşturan, tam bir otomobil filmi. Üstelik hepsinin duyguları ve hikayeleri var
Amerika’da liste başı Cars filmi Üstelik seslendirilmesinde, yarışlara ve otomobillere düşkünlüğüyle bilinen ünlü oyuncu Paul Newman’ın yanı sıra Michael Keaton da yer almış.
Animasyon-Komedi-Fantastik
Lightning McQueen başarıya koşullanmış bir yarış arabasıdır. Beklenmedik bir anda kendisini Route 66 otoyolu üzerindeki sessiz sakin Radiator Springs kasabasında bulduğunda hayatın sadece bir finiş çizgisinden ibaret olmadığını, hayatın kendisinin başlı başına bir yolculuk olduğunu keşfeder. Piston Kupası Şampiyonası için ülkeyi baştan başa geçen Lightning McQueen, sıradışı karakterleri yakından tanıma fırsatını bulur. Bunlar arasında esrarengiz mazisi olan 1951 model bir Hudson Hornet araba olan Doc Hudson, 2002 model şık ve zarif Porsche araba Sally Carrera ve paslı ama güvenilir eski kamyonet Mater vardır. Kasabada edindiği yeni dostlarının yardımıyla hayatta zafer, şöhret ve sponsorluklardan daha önemli şeyler olduğunun farkına varacaktır. _________________ Wendell Phillips
Doğruluk sonsuzluğun güneşidir. Nasıl olsa doğar.
rosso_relativo Kıdemli - Bişitör
Kayıt: 09 Aralık 2005 Üye No: 1366
Tarih: Prş Eyl 07, 2006 12:58 am Mesaj konusu:
CRANK _TETİKÇİ
Damarlarında zehir, yüreğinde intikam isteği…
Tetikçi Chev Chelious sabah uyandığında, uykularında kendisi ve kız arkadaşının zehirlendiğini anlar ve bunu yapanlardan intikam almak üzere harekete geçer. Hayatta kalabilmeleri için en kısa sürede panzehiri bulmak zorundadırlar.
Zaman ilerledikçe, Chelious şehrin sokaklarında karşısına çıkmaya cesaret eden herkese zarar verir...
Mark Neveldine ve Brian Taylor’un senaryosunu birlikte yazıp yönettikleri gerilim yüklü aksiyon filmi “Tetikçi”nin başrollerini Jason Statham (Chev Chelios), Efren Ramirez (Kaylo), Amy Smart (Eve) ve Dwight Yoakam (Doc Miles) paylaşıyor. Görüntü yönetimini Adam Biddle’ın gerçekleştirdiği filmin müziklerini Paul Haslinger bestelemiş.
THE BİG WHİTE_ ARAPSAÇI
Paul ve Margaret Barnell çifti, Alaska’da son derece umutsuz ve yoksul denilebilecek bir hayat sürmektedir. Sahibi olduğu seyahat acentasında işleri pek yolunda gitmeyen ve yüklü borçların altında kalan, karısı da sağlık sorunları yaşayan Paul’ün finansal problemlerinin çözümü, ölü bir bedendir.
Uzun süredir ortalarda görünmeyen kardeşi Raymond’un hayat sigortası parası, borçlarını ödeyebilmek ve karısı için gerekli tıbbi yardımı sağlayabilmek isteyen Paul için tek kurtuluş umudu gibi görünmektedir. Peki ama donmuş bir ceset ve 1 milyon dolar değerindeki sigorta poliçesi, onun parasal sıkıntılarını gidermesine ve karısının akıl sağlığına yeniden kavuşmasına yardım edebilecek midir?
Hırslı, genç ve şüpheci sigorta müfettişi Ted Watters, iki profesyonel katil ve kardeşinin beklenmeyen dönüşü de işin içine girince, Paul’ün planları altüst olacaktır…
İngiliz yönetmen Mark Mylod’ın yönettiği “Arapsaçı”nın senaryosunu Colin Friesen kaleme almış. Başrollerde Robin Williams (Paul Barnell), Holly Hunter (Margaret), Woody Harrelson (Raymond), Giovanni Ribisi (Ted), Tim Blake Nelson (Gary), Earl Brown ve Allison Lohman (Tiffany) kamera karşısına geçmiş. Müziklerse Mark Mothersbaugh imzası taşıyor.
THE SENTİNEL _ FEDAİ
First Lady’nin koruması üzerine tehlikeli oyunlar…
20 yıl önce Amerika Birleşik Devletleri Başkanı’nın hayatını kurşunların önüne atlayarak kurtaran Pete Garrison, Amerikan Gizli Servisi’nin gözde ajanlarındandır. İş arkadaşlarınca çok sevilip sayılır. Kariyerinin bundan sonraki kısmını başkanın eşinin yakın ve özel koruması olarak sürdürmüştür.
Garrison’un içinde yaşadığı kodlar, hiyerarşi, planlar, harita ve prosedürler dünyasında, yalnızca gizli olan açığa çıkarsa tehlikedir. Pete’in ajan arkadaşlarından Charlie Merriweather, kendisiyle oldukça kritik ve gizli bir bilgiyi paylaşmak ister; ama Garrison ile bir araya gelemeden öldürülür. Soruşturmayı yürütmek Gizli Servis’in en iyi ajanlarından; kısa süre önceye kadar Garrison’ın çok yakın arkadaşı olan David Breckinridge’e verilir.
Garrison, şüphesiz en iyi koruma ajanlarındandır. Breckinridge, araştırmasında tamamen tarafsız kalmaya çalışmakta, sadece delillerle iz sürmektedir; ancak Garrison ile aralarındaki husumet nedeniyle de bunu başaramamaktadır. Breckinridge, Garrison’ın karısıyla birbirlerine aşık olduklarına inanmış ve bu yüzden boşanmıştır. Oysa, bu gerçek değildir.
Yeni mezun, sert ve hırslı genç ajan Jill Marin ise, mezuniyetinin ardından Gizli Servis’in en iyi araştırmacısı olduğu söylenen Breckinridge ile çalışmak istemiştir. Birlikte Başkan’a yapılacağı düşünülen Gizli Servis suikastini ortaya çıkarmaya çalışacaklardır. 141 yıldır böyle bir şey olmamıştır ama delillerin bir şekilde Garrison’ı işaret etmesi, onu şüpheli konuma sokar. Garrison’ı şüpheli haline getiren her kim ise, onun kimsenin bilmediği büyük bir sırrı olduğunu ve bunu saklamak için her şeyi yapacağından haberdardır. Garrison, peşinde Breckinridge ve Marin ile, hem başkanın hayatını, hem de kendi hayatını kurtarmak için büyük bir kovalamaca içinde bulur kendisini…
Tarih boyunca ilk kez Gizli Servis içinden biri Başkan’ın hayatını tehlikeye sokuyor ve First Lady’nin koruması üzerine oyunlar oynayarak onu suçlu gösteriyor…“Fedai”, Başkan ve First Lady’nin hayatını kurtarmak için and içen Gizli Servis ajanlarına ait politik bir gerilim ve aksiyon filmi. Clark Johnson’ın yönettiği filmin başrollerinde Michael Douglas (Pete Garrison), Kiefer Sutherland (David Breckinridge), Eva Longoria (Jill Marin), Martin Donovan (William Montrose), Kim Basinger (First Lady) ve Ritchie Coster kamera karşısına geçmiş. Gerald Petievich’in hikayesinden perdeye uyarlanan filmin senaryosunu George Nolfi kaleme almış. Müziklerse Christophe Beck imzası taşıyor
çok sevdiğim iki oyuncudur Michael Douglas ve Robin Williams vizyona giren yeni filmlerini paylaşmak istedim _________________ Wendell Phillips
Doğruluk sonsuzluğun güneşidir. Nasıl olsa doğar.
rosso_relativo Kıdemli - Bişitör
Kayıt: 09 Aralık 2005 Üye No: 1366
Tarih: Cum Eyl 08, 2006 3:13 pm Mesaj konusu:
PULSE_ NABIZ
Sizi ölüme bağlayan teknoloji…
Kablosuz teknolojilerin dünyamız dışında bir dünyayla bağlantı kurduğu ve bu dünyadakilerin, teknolojiyi dünyamıza girmek için kullandıklarını hayal edin… Kurduğumuz bağlantıyı kesemediğinizi ve cep telefonunuzu açtığınızda ya da internete bağlandığınızda içeri girdiklerini. Enfeksiyon size de bulaşıyor ve sizden artık sahip olmadıkları şeyi alabiliyorlar; yaşamı!..
Ohio üniversitesinden bir grup genç, internet yerine bir kabusa bağlanmayı sağlayan bir portal keşfeder…
Peş peşe gelen intiharları araştıran bir grup gencin, internet bağlantısıyla ölümle irtibata geçildiğine şahit olmalarını konu alan “Nabız”, Kiyoshi Kurosawa’nın yazıp yönettiği 2001 yapımı Japon korku filmi “Kairo”nun yeniden çevrimi. Kablosuz, dijital dünyanın yön verdiği hayat tarzının gizli tehlikelerine işaret eden film, teknoloji konusundaki korkularımızı kullanıyor.
“Nabız”ın başrollerinde Kristen Bell (Mattie Webber), Christina Milian (Isabell Fuentes) ve Ian Somerhalder (Dexter McCarthy) kamera karşısına geçmiş. Filmin oyuncu kadrosunda yer alan diğer isimler arasında Jonathan Tucker (Josh), Rick Gonzalez (Stone), Samm Levine (Tim Steinberg) ve Riki Lindhome (Janelle) bulunuyor. Yapımcılarsa Michael Leahy ve Joel Soisson.
ILS(THEM)_ONLAR
Yuvanız ölümcül bir tuzağa dönüşürse...
Fransız Lucas ve Clementine çifti, bir süredir Bükreş’te yaşamaktadır. Lisede Fransızca öğretmeni olan genç kadınla yazar kocası, yeni alışmaya başladıkları bu yabancı şehrin banliyösünde ormanın yanıbaşında gözlerden uzak, bahçe içinde iki katlı bir evde otururlar. Hayatlarından memnundurlar; taa ki, bir akşam herşey değişene kadar...
Bir gece yarısı telefonları çalar; karşıda anlaşılmaz bir ses duyulur. Evin içinden de sesler gelmektedir. Ve artık çok geçtir, çünkü ONLAR içerdedir ve saldırı başlar… Peki saldıranlar kimdir ve ne istemektedirler? Lucas ve Clementine, bunu öğrenecek kadar uzun yaşayamayabilirler; zira sıcak yuvaları ölümcül bir tuzağa dönüşmüştür…
David Moreau ve Xavier Palud’un birlikte yazıp yönettikleri korku – gerilim türündeki “Onlar”ın başrollerini Michael Cohen (Lucas) ve Olivia Bonamy (Clementine) paylaşıyor. Görüntü yönetimini Axel Cosnefroy’un yaptığı filmin müzikleri Rene Marc Bini imzası taşıyor.
Gerçek bir hikayeden sinemaya aktarılan film, “Blair Witch Project”ten esinlenmiş. Dünya prömiyeri Berlin Film Festivali’nde yapılan filmin iki yönetmeni David Moreau ile Xavier Palud reklamdan gelen isimler ve bu filmle ilk uzun metrajlarına imza atmışlar.
Korku filmi severler için vizyona giren 2 yeni film _________________ Wendell Phillips
Doğruluk sonsuzluğun güneşidir. Nasıl olsa doğar.
Admin Designer
Kayıt: 08 Mart 2005 Üye No: 2 Nereden: Erenet
Tarih: Prş Eyl 14, 2006 12:22 pm Mesaj konusu:
Employee of
the Month Komedi / Aksiyon
Jessica Simpson
Dane Cook
Jackass: Number Two Komedi / Aksiyon
Johnny Knoxville
Bam Margera
Steve-O
Over the Hedge Animasyon / Komedi
Bruce Willis
Garry Shandling
Steve Carell
The Quiet Gerilim / Drama
Camilla Belle
Elisha Cuthbert
Edie Falco
School for Scoundrels Aksiyon / Komedi
Aziz Ansari
Joanne Baron
Not: Büyük boyut posterleri için resim üzerlerine tıklayın. _________________
rosso_relativo Kıdemli - Bişitör
Kayıt: 09 Aralık 2005 Üye No: 1366
Tarih: Pts Oca 15, 2007 12:57 am Mesaj konusu:
MASKELİ BEŞLER :IRAK
Ülkemizin Kuzey Irak petrolleri üzerindeki hakkının yendiğine inanan Maskeli Beşler çetesi, Amerikalılar’ın kontrolündeki bir petrol dağıtım tesisine operasyon düzenlemeye karar verirler. Komutan Bahattin, tezcanlı Tezcan, Onbaşı Kamil, sakar Zeki ve takımın yeni üyesi Laz Recep ani bir gece operasyonu ile tesisi ele geçirirler.
Amerikalı askerleri rehin alıp, Türkiye’ye giden petrol boru hattını açan Maskeli Beşler’in bu masum eylemi bir anda bölge yerel güçleri, Türkiye ve Amerika arasında uluslararası bir krize yol açar.
Yardımcısı Davi ile bölge ağasına kaçak yakıt üreten üçkağıtçı Peşto, Maskeli Beşler’in eyleminden en fazla zarar gören kişi olarak taraflar arasında gidip gelmektedir. Bu arada Tezcan’ın Amerikalı Teğmen Angel’a aşık olmasıyla işler iyice karışır...
2005’te vizyona giren, hem yurtiçinde hem yurtdışında büyük beğeni kazanan “Maskeli Beşler” serinin devam filmi olan “Maskeli Beşler: Irak”ı Murat Aslan yazıp yönetti.
EVERYONE’S HERO
Kahraman olabilmek için tek şans…
1920’li yılların ünlü beyzbolcusu Babe Ruth ve takımı New York Yankees’e Dünya Kupası’nı kazanmaları için yardım etmek isteyen küçük bir çocuğun hikâyesini anlatan, komedi ve macera yüklü bir animasyon…
Amerika’da geçen yılın en çok kopyayla gösterime giren ve en çok ses getiren animasyonlarından biri olan “Küçük Kahraman”ı Christopher Reeve yönetmiş.
MAN OF THE YEAR
Böyle başkan görülmedi;
Bir ulusun en komik adamlarından biri, ülkenin lideri olursa ne olur? “Good Morning Vietnam”ın yönetmeni Barry Levinson ve Oscar ödüllü Robin Williams, “Yılın Başkanı”nda bu soruya cevap vermek için tekrar bir araya gelmiş.
Huysuz sanatçı Tom Dobbs, kariyerini talk şovlarında politikacıları taşlayarak ve öfkeli ulusun aklından geçenleri söyleyerek edinmiştir. Her gece çatlak bir sistemde sert espriler patlatmaktadır; ta ki ortaya gerçekten komik bir fikir atıncaya kadar: Neden kendisi başkan olmasın? Şaşırtıcı bir açıklamadan sonra Dobbs, kendisini aday listesine sokacak halk hareketini ateşler.
Seçim günü, Dobbs oylamayı kazanarak masum dünyayı şaşırtır. Şaşıran ülke, güne özgür dünyanın yeni liderine sahip olduğunu öğrenerek başlar. Fakat dikkatli oy programı analisti Green, şirketinin seçmen yazılım programında performans düşmesi sonucu acil bir sorun ortaya çıktığını ve kazanılan zaferin Dobbs’un olmadığını fark eder. Green’in görevi patronu Green’i bulup inanırlılığını yok etmeden ve beceriksizce yapılan seçimin sırrını sonsuza kadar saklamadan önce, Dobbs’un gerçeği öğrenmesine yardımcı olmaktır...
Başkanın göreve başlayış konuşması yaklaşırken, Dobbs’un vermesi gereken büyük bir karar vardır: Yeniden mikrofon arkasına mı geçmeli yoksa oval ofiste mi kalmalıdır?
Oy kullanma makinelerine güvenmeli mi?
Oscar ödüllü Barry Lewinson’ın (“Rain Man”, “Wag the Dog”) yönettiği “Man of the Year”da Tom Dobbs rolündeki Robin Williams’a eşlik eden oyuncular Christopher Walken (Jack Menken), Laura Linney (Eleanor Green), Lewis Black (Eddie Langston), Jeff Goldblum (Alan Stewart), David Alpay (Danny), Faith Daniels (Moderator), Tina Fey (Kendisi), Amy Poehler (Kendisi) ve Rick Roberts (Hemmings) olmuş. Senaryosunu da Levinson’un yazdığı filmin müziklerini Graeme Revell hazırlamış.
yine Robin Williams yine ben tabe _________________ Wendell Phillips
Doğruluk sonsuzluğun güneşidir. Nasıl olsa doğar.
rosso_relativo Kıdemli - Bişitör
Kayıt: 09 Aralık 2005 Üye No: 1366
Tarih: Sal Oca 16, 2007 10:09 pm Mesaj konusu:
EMRET KOMUTANIM :ŞAH MAT
56. Piyade Alayı’nda kargaşa var!
Birleşmiş Milletler’e ait 156 ülkede 10-16 Mayıs arasında çeşitli etkinliklerin gerçekleştirildiği Sakatlar Haftası kapsamında 56. Piyade Alayı Karargah Destek Bölüğü’ne zihinsel özürlü yedi vatandaş 1 günlük askerlik yapmaya gelir: Askerliği takıntılı derecede çok seven Niyazi, eski bir pehlivan, eski kadın tüccarı Osman, kafasına uzaylıların zemberek taktığına inanan eski imam Habip, kendini anten zanneden Mahmut, melankolik genç Melih ve Obsesif Tuncay.
Konukların Karargah Destek Bölüğü askerlerine birer birer zimmetlenmesi ve askerlerin konuklarla uyum sorunları nedeniyle ortalık karışır. Böyle bir günde alayda herkesin konuklarla ilgileneceğinden emin olan eski ajan Karpov, can düşmanı olarak gördüğü Levent Üsteğmen ile geçmişteki hesabını kapatmak için aynı günü seçer.
Levent Üsteğmen’den intikamını almakta kararlı olan Karpov’un acımasız planlarına konukların ve askerlerin yarattığı kargaşa eklenince Levent Üsteğmen için tehlike giderek artar. Çözüm için iki subay Levent Üsteğmen ve Deniz Yüzbaşı kolları sıvarlar…
Taner Akvardar’ın yönettiği “Emret Komutanım: Şah Mat”ın başrollerini Mehmet Ali Erbil (Karpov) ve Sarp Levendoğlu (Levent Üsteğmen) paylaşıyor.
REEF. CESUR BALIK
“Her türlü engelin üstesinden gelebiliriz”
Derin denizler altındaki bu animasyon harikasında, küçük bir balığın masmavi derinliklerdeki büyük macerasına eşlik etmeye hazır olun! Büyük ve güçlü köpekbalıklarıyla dolu bir okyanusta küçük balık Pi, mercan kayalığı sakinlerinin hayatını sonsuza kadar değiştirecek bir maceraya kalkışmak üzeredir...
Boston’lu küçük balık Pi, anne-babasının bir balıkçı ağına takılıp ölmesinin ardından yapayalnız kalmıştır. Annesine vermiş olduğu sözü tutarak, yaşamının geri kalanını eksantrik halası Pearl ile beraber geçirmek üzere egzotik mercan kayalıklarına doğru uzun bir yolculuğa çıkar. Mercan kayalıklarına ulaştığında, yörenin en güzel dişi balığı Cordelia ile karşılaşır ve gördüğü anda ona aşık olur. Ama bir problem vardır: Mercan kayalığındaki balık topluluğunu sürekli korku içinde yaşatan acımasız köpekbalığı Troy’un da Cordelia’da gözü vardır. Üstelik de “hayır”ı cevap olarak kabul etmemektedir.
Kayalıklarda henüz yeni olan Pi, Cordelia’yı Troy’un elinden kurtarmaya çalışır. Ancak bunu başarmak hiç de kolay olmayacaktır. Troy ve yandaşlarını safdışı ederek mercan kayalığını kurtarıp Cordelia’nın kalbini kazanmak için Pi’nin yaşlı deniz kaplumbağası Nerissa’nın da dahil olduğu yeni arkadaşlarıyla işbirliği yapmaktan başka seçeneği yoktur…
“Konusu denizler altında geçen bir western”
“Kayıp Balık Nemo-Finding Nemo” ve “Köpekbalığı Hikayesi-Shark Tale”i beğenenlerin kaçırmaması gereken “Shark Bait”i Kyung Ho Lee, John Fox ve Howard Baker yönetmiş.
Filmin Türkçe seslendirmesinde ise Mehmet Ali Erbil, Okan Bayülgen, Özgü Namal ve Ali Poyrazoğlu mikrofon başına geçmiş
Yeni yılın ilk ayında yönetmen Çağan Irmak’ın merakla beklenen yeni filmi “Ulak”, izleyici ile buluşacak.
“Babam ve Oğlum” ile gişe rekorları kıran yönetmen Çağan Irmak’ın filmi, 25 Ocak 2008’de vizyona girecek.
Başrollerinde Çetin Tekindor, Hümeyra, Yetkin Dikinciler, Şerif Sezer, Kaya Akkaya, Melis Birkan, Feride Çetin, Şener Kökkaya, Mahir İpek, Zuhal Gencer Erkaya, Mahmut Gökgöz’ün rol aldığı filmde ayrıca 25 kişilik bir çocuk oyuncu kadrosu da kamera karşısına geçti.
“Babam ve Oğlum”un film müziğiyle “Dünya Film Müzikleri Ödülleri Yılın Keşfi” ödülünü alan Evantia Reboutsika’nın yaptığı filmin müziklerini Greek String Orkestrası seslendirdi.
Filmin görüntü yönetmenliğini, 2003 Uluslararası Saraybosna Film Festivali’nde “En İyi Film-Kodak Ödülü”nü ve 1990 Belgrad Film Festivali’nde Altın Madalya ödülünü alan Mirsad Herovic, genel sanat yönetmenliğini ise 4 kez Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde “En İyi Sanat Yönetmeni” ödülünü alan Mustafa Ziya Ülkenciler üstlendi.
Ayvalık’ta başlayan İstanbul’da biten ve 7 hafta süren çekimler için filmin genel sanat yönetmeni Mustafa Ziya Ülkenciler denetiminde İstanbul Kısırkaya köyünde senaryoya uygun olarak tasarlanan bir köy inşa edildi.
ÇILGIN DERSANE KAMPTA
“Çılgın Dersane” filminin devamı “Çılgın Dersane Kampta” 10 Ocak 2008’de seyirci ile buluşacak. Yönetmen Fatih Aksoy imzasını taşıyan filmin senaryosunu Aksoy ile İrfan Saruhan ve Şafak Güçlü yazdı. Alp Kırşan, Okan Karacan, Paşhan Yılmazel, Ozan Aydemir, Berksan Özer, Simge Tertemiz, Duygu Çetinkaya, Görkem Gürsoy , Oğuzhan Yıldız, Ulaş Özer, Sevil Uyar, Ceyda Ateş, Bahar Akça, Cüneyt Arkın, Sibel Tüzün, Mustafa Topaloğlu ve Berke Hürcan’ın rol aldığı filmde, üniversiteye giriş sınavı öncesinde stres atmak amacıyla kampa giren öğrencilerin yaşadıkları anlatılıyor.
“MASKELİ BEŞLER KIBRIS”
“Maskeli Beşler İntikam Peşinde” ve “Maskeli Beşler Irak” serisinin devamı olan “Maskeli Beşler Kıbrıs” 11 Ocak 2008’de vizyona girecek filmler arasında... 2005 yılından bu yana sinema salonlarında 2,5 milyon kişi tarafından izlenen serinin yeni bölümü “Maskeli Beşler Kıbrıs”ı, senaryosunu da yazan Murat Aslan yönetti.
Mehmet Ali Erbil, Peker Açıkalın, Şafak Sezer, Cengiz Küçükayvaz, Melih Ekener, Atilla Sarıhan, Hakan Ural, Deniz Akkaya, Seray Sever, Necmi Yapıcı, Erdal Tosun, Sinan Bengier, Hamit Haskabal, Burak Öncü, Ceyhun Yılmaz ve Deniz Oral’ın rol aldığı filmin konusu şöyle:
“Sevimli ve sakar hırsızlar çetesi Maskeli Beşler, şanssız geçirdiği dönemlerden sonra suç işlemeye tövbe eder ve ticaretle uğraşırlar. Ancak suç dünyasının önemli isimlerinden Rocky Selim (Mehmet Ali Erbil) kendilerine reddedilmesi güç bir teklifle gelir: Kıbrıs’ta bir kumarhaneyi soymak. Bir araya gelen ekip Kıbrıs’a hareket eder. Operasyon için yaptıkları planlar ve soygun çabaları çeteyi birbirinden komik sürprizlerle karşı karşıya getirecektir.”
“ÇOCUK”
Türkiye’nin “ilk fantastik çocuk filmi” olarak nitelendirilen “Çocuk” 18 Ocak 2008’de vizyona girecek.
Yapımcılığını Sinan Çetin’in üstlendiği yapıt “Polis” filminin yönetmeni Onur Ünlü imzası taşıyor. Başrollerinde “Babam ve Oğlum” filminin çocuk yıldızı Ege Tanman, Tuba Ünsal ve Hayko Cepkin’in yer aldığı filmin animasyon ve görsel efektlerini Cem Erdoğan hazırladı. Filmin konusu kısaca şöyle:
“Küçük yaşta kaçırılıp bir hırsız çetesinin eline düşen ‘çocuk’ çetenin en başarılı hırsızıdır. Hırsızlık yapmasının sebebi ise her 30 bin YTL’lik hırsızlık yaptığında çeteden bir çocuğun ailesine iade edilmesidir. Filmin kahramanı, bir gün, çocuklardan nefret eden fakat özel bir televizyon kanalında çocuk programı sunan Rüya (Tuba Ünsal) ile tanışır. Rüya’nın çalıştığı kanalın sahibi İsfandiyar’ın (Hayko Cepkin) amacı ise kanalından bir kutuyla yayın yapıp dünya üzerindeki tüm çocukların hayal gücünü engelleyip onları mutsuz olmasını sağlamaktır.” _________________ Wendell Phillips
Doğruluk sonsuzluğun güneşidir. Nasıl olsa doğar.
En son rosso_relativo tarafından Pzr Nis 06, 2008 2:10 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
rosso_relativo Kıdemli - Bişitör
Kayıt: 09 Aralık 2005 Üye No: 1366
Tarih: Pzr Mar 25, 2007 10:18 pm Mesaj konusu:
MUSİC AND LYRİCS SÖZ VE MÜZİK
Korkulara meydan okuma zamanı!
80’lerde bir pop starken, bugün panayırların ve eğlence parklarının nostalji stantlarında şarkı söylemek zorunda kalan ama hala karizmatik ve yetenekli bir müzisyen olan Alex Fletcher, pop divası Cora Corman’ın, bir şarkı yazıp kendisiyle düet yapması teklifiyle piyasaya dönme şansı elde eder. Ama bir sorun vardır: Alex yıllardır tek şarkı yazmamıştır; daha doğrusu, o aslında hiç şarkı sözü yazmamıştır. Şimdi ise birkaç gün içinde bir hit şarkı çıkarmak zorundadır.
Alex’in, tuhaf bir çekiciliğe sahip çiçekçisi Sophie Fisher’ın sözcükleri kullanmadaki becerisi Alex için bir umut olur. Oysa yeni şöhret olmuş romancı Sloan Cates’le yaşadığı kötü ilişkinin yaralarını sarmakla meşgul olan Sophie, Alex’le işbirliği yapmaya hiç de gönüllü değildir. Ama piyanonun başına geçtiklerinde aralarında bir elektriklenme olur.
Şimdi Alex ve Sophie, gerçek sevgiye ve başarıya ulaşmak istiyorlarsa, korkularına ve müziğe meydan okumalıdırlar...
Marc Lawrence’ın yazıp yönettiği “Söz ve Müzik”in başrollerini Hugh Grant (Alex Fletcher) ve Drew Barrymore (Sophie Fisher) paylaşıyor. Filmde, Alex’in sadık menajeri Chris Riley rolünü Brad Garrett, Sophie’nin aynı zamanda Alex’in en büyük hayranlarından biri olan kızkardeşi Rhonda rolünü Kristen Johnston, genç pop divası Cora Corman rolünü ise yeni oyuncu Haley Bennett üstlenmiş. Filmin müziklerini ise Adam Schlesinger bestelemiş.
APOCALYPTO. APOKALİPTO
Bir medeniyet sona ererken başlayan efsane
Amerika’da 1000 yıldan uzun süre hüküm süren güçlü Maya Krallığı, gittikçe yayılan şehirler kurarak, gökyüzüne ulaşan piramitler yaparak, olağanüstü kültürel ve bilimsel başarılar elde ederek, etkileyici oranda gelişmiş bir toplum inşa etti. Sonra bu ışıltılı dünya, geride ormanlarla kaplı birkaç piramit ve boşa umut veren bir gizem bırakarak karanlıklara gömüldü.
Bu dev uygarlığının sona ermesinden 500 yıl sonra yönetmen Mel Gibson, felaketin kıyısındaki bir dünyadaki bu keşfedilmemiş uygarlığın gizemlerini, onu kurtarma çabasındaki bir adamın macerası çerçevesinde gözler önüne seriyor.
Senaryosunu Mel Gibson ve Farhad Safinia’nın birlikte yazdıkları filmde Rudy Youngblood, Dalia Hernandez, Jonathan Brewer, Morris Birdyellowhead, Carlos Emilio Baez, Ramirez Amilcar, Israel Contreras, Israel Rios, Maria Isabel Diaz ve Espiridion Acosta Cache rol almış. Filmin müziklerini James Horner bestelemiş.
Bir adamın her şeyini tehlikeye attığı yüksek tempolu bir takip filmi yaratmak isteğiyle yola çıkan yönetmen Gibson, senaryo yazarı Farhad Safinia’nın fikirlerini dinleyince çok etkilenmiş. Senaryo orada akmaya başlamış. Safinia, “Hikâye sürekli gidiyordu, bir şeylere doğru gidiyordu ve bizi onu yazarken bile heyecanlandırıyordu.” diye anlatıyor.
Senaryoyu yazarken Gibson da, Safinia da Mayaların büyüleyici tarihine kendilerini kaptırmışlar. Aylar boyunca, “Popul Vuh” olarak bilinen, kehanetlerle dolu kutsal metinler de dahil olmak üzere, yaratılış ve yok oluşla ilgili Maya efsanelerini okumuş; medeniyetin çöküşüyle ilgili kazılardan elde edilen bilgileri, teorileri ve en son arkeolojik metinleri dikkatle incelemişler. Sonra da eski Maya şehirlerini bir de kendi gözleriyle görmek görmek için yola çıkmışlar.
yönetmen Mel Gibson ya çok merak ettim filmi şimciq _________________ Wendell Phillips
Doğruluk sonsuzluğun güneşidir. Nasıl olsa doğar.
riX Emekli Samuray
Kayıt: 01 Mayıs 2005 Üye No: 3 Nereden: Uji
Tarih: Cmt Nis 07, 2007 11:00 am Mesaj konusu:
Kılıçlı orjinal samurai filmleri istiyoss _________________
rosso_relativo Kıdemli - Bişitör
Kayıt: 09 Aralık 2005 Üye No: 1366
Tarih: Pts May 28, 2007 11:34 pm Mesaj konusu:
PİRATES OF THE CARİBBEAN: AT WORLD'S END.
KARAYİP KORSANLARI: DÜNYANIN SONU
Özgürlük sevdalısı korsanların geleceği için mücadele
Tropik okyanusların özgür ruhlu korsanı Kaptan Jack Sparrow’u, Davy Jones’un sandığındaki tuzaktan kurtarıp özgürlüğüne kavuşturmaya kararlı olan Will Turner ve Elizabeth Swann, Kaptan Barbossa ile ittifak yapar. Doğu Hindistan Ticaret Şirketi’nin kontrolü altında olan Davy Jones’un ürkütücü görünümlü hayalet gemisi The Flying Dutchman, dünya denizlerini kasıp kavurmaktadır.
İhanet ve dönekliğin kol gezdiği vahşi denizlerde yelken açan korsanlarımızın yolu egzotik Singapur’a düşer. Burada sevimli ve kurnaz Çinli korsan Sao Feng ile karşılaşırlar. ‘Dünyanın sonu’ olarak tanımlanan uzakdoğu okyanuslarındaki bu nihai savaşta terazinin dengeleri ortadadır. Korsanların her biri sadece kendi hayatı ve kaderi için taraf olmakla kalmayacak; aynı zamanda özgürlük sevdalısı korsan yaşam tarzının geleceğini de kurtarma mücadelesi verecektir…
Serinin üçüncü filmi “Karayip Korsanları: Dünyanın Sonu”, 2006’da dünya çapında hasılat rekorları kıran “Karayip Korsanları: Ölü Adamın Sandığı”nın kaldığı yerden devam ediyor. Yönetmenliğini ilk iki bölümde olduğu gibi yine Gore Verbinski’nin üstlendiği üçüncü bölümün senaryosunu Ted Elliott ile Terry Rossio birlikte yazmış.
Başrollerini Johnny Depp (Kaptan Jack Sparrow), Orlando Bloom (Will Turner), Keira Knightley (Elizabeth Swann) paylaşıyo _________________ Wendell Phillips
Doğruluk sonsuzluğun güneşidir. Nasıl olsa doğar.
rosso_relativo Kıdemli - Bişitör
Kayıt: 09 Aralık 2005 Üye No: 1366
Tarih: Cum Ağu 31, 2007 10:10 pm Mesaj konusu:
ROGUE ASSASİN(WAR)_SUİKASTÇI
Vizyona Giriş Tarihi;31.08.2007
Gerçek silah, intikamdır!
İş ortağı, kötü şöhretli suikastçı Rogue tarafından vahşice öldürülen FBI ajanı Jack Crawford, katili bulmaya ve ortağının intikamını almaya yemin etmiştir. Ama Rogue izini kaybettirir, ta ki 3 yıl sonra Çin mafyasının lideri Chang ile Japon Yakuza patronu Shiro arasında kanlı bir savaş başlatmak üzere, yeniden ortaya çıkana dek...
Bu kez Rogue’u yakalamaya kesin kararlı olan Crawford, özel suç uzmanlarından oluşan ekibini çatışmanın ortasına sürükler. Ancak Crawford'ın intikam arzusu, mesleki yargılarını gölgeler. Şiddetin dozu yükselirken, Crawford nihayet düşmanıyla yüz yüze gelir ama bu karşılaşmayla, Rogue ya da planları hakkında hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığını da anlayacaktır...
Amerika’daki Asya yeraltı dünyasında geçen filmi “Suikastçı”, bir adamın en iyi arkadaşının intikamını almak için ne kadar ileri gidebileceğini irdeleyen, yüksek adrenalinli bir aksiyon gerilim. Filmin başrollerindeki Jet Li (Rogue) ve Jason Statham (Jack Crawford), Asya yeraltı mafya dünyasındaki şiddet dolu çatışmaların ortasında birbirlerine rakip iki adamı canlandırıyorlar.
LİCENSE TO WED_ÇIK ARAMIZDAN
Vizyona Giriş Tarihi_14.09.2007
Yüzmeyi bilmiyorsunuz suya atlamayın!
Yeni nişanlanlı Ben Murphy ve Sadie Jones, birlikte sonsuza dek mutlu yaşamak için sabırsızdır. Ancak şöyle bir sorun vardır: Sadie’nin aile kilisesi St. Augustine’i idare eden Peder Frank, patenti kendisine ait olan “sağlam” evliliğe hazırlık kursunu bitirmedikleri takdirde, birlikteliklerini kutsamayacaktır.
Peder Frank’in insafsız dersler, tuhaf ev ödevleri ve bazı mahremiyet ihlallerinden oluşan katı ders programı Ben ile Sadie’nin ilişkisini sınava tâbi tutar.
“Çık Aramızdan”da Ben Murphy ve Sadie Jones genç, birbirlerine delice aşık, hayatlarını sonsuza dek birlikte geçirmeyi yürekten isteyen bir çifttir. Ama bir çok genç çift gibi, nasıl bir işe kalkıştıklarının hiç farkında değildirler. Neyse ki Peder Frank, muazzam başarılı evliliğe hazırlık kursuyla onlara yardıma hazırdır.
Ken Kwapis’in yönettiği komedi filmi “License to Wed”in başrollerini Robin Williams (Peder Frank), Mandy Moore (Sadie Jones) ve John Krasinski (Ben Murphy) paylaşıyor. Filmin diğer önemli oyuncuları Christine Taylor, Eric Christian Olsen ve Josh Flitter.
KABADAYI
“Meşhur Kabadayılardan Ali Osman (Şener Şen) eski günlerine veda etmiştir. Beklenmedik bir anda yıllardır görmediği ve aşık olduğu kadının izini bulur ve bir oğlu olduğu haberiyle sarsılır. Oğlu Murat (İsmail Hacıoğlu) ve sevgilisi Karaca (Aslı Tandoğan) ile bir barda çalışmaktadırlar. Karaca’ya yıllardır aşık olan mafya üyesi Devran ise(Kenan İmirzalıoğlu) kızı geri alabilmek için herşeyi göze almıştır. Ali Osman’ın artık tek amacı oğlu Murat ve sevgilisi Karaca’yı canı pahasına korumaktır. Devran için hayattaki tek amaç Karaca’dır ve yoluna çıkan herşeyi ve herkesi yok etmeye hazırdır....” _________________ Wendell Phillips
Doğruluk sonsuzluğun güneşidir. Nasıl olsa doğar.
gmnd Developer
Kayıt: 22 Mart 2005 Üye No: 4 Nereden: Merkez
Tarih: Pts Eyl 03, 2007 2:52 am Mesaj konusu:
Crank'ı öneririm. Her anı aksiyon, her anı şahane. Böyle dolu dolu film izlemedim daha önce.
Apocalypto'yu da öneririm. Onda da müthiş bir görsellik ve senaryo var. Özellikle filmin sonu çok etkileyici. İnsanı tarihe götürüyor. _________________ Hayat psikolojiden ibarettir.
maverick41 Erenet Upload Team
Kayıt: 20 Mayıs 2007 Üye No: 48118
Tarih: Prş Eyl 13, 2007 3:01 pm Mesaj konusu:
Aşkın Kitabı ( Becoming Jane )
Jane Austen (ANNE HATHAWAY) aşka inanmaktadır. Anne ve babası (JULIE WALTERS ve JAMES CROMWELL) onun 1795 İngiltere’sinde adet olduğu üzere, para karşılığı bir evlenme yapmasını arzular. 20 yaşındaki Jane büyüleyici, genç bir İrlandalı olan Tom Lefroy ile tanıştığında, (JAMES MCAVOY), zekası ve cüretkarlığı genç kızın merakını uyandırır. Jane, Lady Gresham’ın (MAGGIE SMITH) yeğeninin teklifini geri çevirip, ailesinin otoritesine ve sosyal adetlere karşı gelebilecek mi? BECOMING JANE’de, edebi dehanın basamaklarındaki genç bir kadının, hayatını ve eserlerini aşk için riske atması anlatılıyor.
Yönetmen: Julian Jarrold
Oyuncular: Anne Hathaway , James McAvoy, James Cromwell , Julie Walters
Senaryo: Kevin Hood, Sarah Williams
Müzik: Adrian Johnston
Görüntü Yön: Eigil Bryld
Tür: Biyografi - Dram - Romantik
Süre: 120 Dk.
Yapım Yılı: 2007
Ülke: ABD
Dağıtımcı: Bir Film
Fragmanı:
_________________ ~SimoneSimons~
rosso_relativo Kıdemli - Bişitör
Kayıt: 09 Aralık 2005 Üye No: 1366
Tarih: Sal Şub 05, 2008 11:36 pm Mesaj konusu:
A.R.O.G
Arif’le Ceku dünyaya gelmislerdir. ceku hamiledir. Fakat doktorlar onun bu dogumu yapmasina engel olmaya çalisirlar. Ultrasonda Ceku'nun karninda bir bebek degil yaratik oldugu anlasilir. Bu yaratik Elyindir. Arif ise çocugun dogmasini ister. Birlikte doguma girerler. Dünyaya geldikten sonra yaratigi kucagina alan Arif, çiglik çigliga bagirirken birden kabus rüyasindan uyanir. Hikaye bu kez dinazorlarin oldugu yontma tas çagina uzanir.
Astérix aux jeux olympiques- Asterix Yunanistan’da...
Genç ve korkusuz Galyalı Alafolix, Yunan prensesi Irina’ya aşık olur. Asterix ve Hopdediks’in yardımıyla Olimpiyat Oyunları’nı ve daha da önemlisi Irina’nın kalbini kazanabilmek için Yunanistan’a gelir...
Frederic Forestier ve Thomas Langmann’ın yönettiği “Asterix Olimpiyat Oyunları’nda”nın başrollerinde Clovis Cornillac, Gerard Depardieu, Alain Delon, Zinedine Zidane, David Beckham, Gisele Bundchen, Claudia Cardinale ve Vanessa Hessler var. Oyuncu kadrosunda yer alan bir çok ünlü sporcu top modelle de dikkat çeken filmin senaryosu Thomas Langmann’a ait. Müzikleriyse Frédéric Talgorn imzası taşıyor.
Vizyona Giriş Tarihi
01.02.2008
Türü
Macera
RECEP İVEDİK
Adamın biri yolda cüzdanını düşürür, sokaklarda yaşayan başka bir adam tam cüzdanı kapıp kaçacakken Recep İvedik onunla mücadeleye girer. Sonunda, sahibine teslim etmek üzere, evsiz adamın elinden cüzdanı almayı başaran Recep İvedik kafasını çevirdiği anda cüzdan sahibinin çoktan gittiğini farkeder. Akşam evinde televizyon seyreden Recep İvedik, cüzdanın Antalyalı çok önemli bir iş adamına ait olduğunu öğrenince arabasına atlar ve güneye doğru yola koyulur. Yol boyunca birbirinden komik sürprizlerle karşılaşan Recep İvedik en sonunda Antalya’ya varmayı başarır ve cüzdanı turizmci Muhsin Bey’e teslim eder. İş adamının ısrarlarına rağmen Recep İvedik ne para almayı kabul eder ne de otelde kalmayı... Fakat tam otelden ayrılacakken çocukluk aşkı Sibel’in bir tur otobüsünden indiğini farkeder. Artık Recep İvedik’in tek bir amacı vardır; kendisini tanımayan, hatta hatırlamayan Sibel’e kendini beğendirmek...
Recep İvedik’in asıl keyifli tatil macerası bundan sonra başlayacaktır.
FRAGMAN _________________ Wendell Phillips
Doğruluk sonsuzluğun güneşidir. Nasıl olsa doğar.
Bu forumda yeni konular açamazsınız Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız
Bilgi Dağarcığı: ABD'de, yasları 20 ile 29 arasında olan zenci erkeklerin üçte biri ya hapiste ya da gözaltında tutulmaktadır. Ortalama bir erkek, hayatinin 3350 saatini traş olmak için harcar.
Sitemiz en iyi Firefox tarayıcı ile 1024x768 çözünürlükte görüntülenir
Animasyon filmlerimizi beğendiyseniz çizgi film izle sitemizden birbirinden eğlenceli çizgi filmleri seyredebilirsiniz. 3 boyutlu oyunlar yayınlayan unity 3d oyunlar sitesi ile 3 boyutlu oyun oynayabilirsiniz. Bilgisayar oyunları için oyun hileleri arıyorsanız gamend.net'i ziyaret ediniz.