Yeni emekli olmuş çevresinde saygınlığı olan hakim ile eşi dünyayı dolaşmaya karar verirler, ülkenin birinde bir turist rehberinin önderliğinde nehrin 50 m üzerindeki 150 m uzunluğunda sırat köprüsü diye adlandırılan kalın halatlarla örülmüş köprünün üzerinden geçmektedirler, köprünün tam ortasına kadar bin bir zorlukla gelmişlerdir. Rüzgarında etkisiyle köprü bir sağa bir sola sallanmaktadır. Rehber geziye katılanlara köprünün tarihini ve önemini anlatır,
-gördüğünüz bu köprü 9 ncu yüzyılda yapılmış olup,bu köprünün sonunda sizleri çok özel sürpizler beklemektedir. Ancak bu köprüden karşıya sağ salim geçmek isteyenler hayatları boyunca yaptıkları kötülükleri burada tek tek bağıra bağıra itiraf edeceklerdir, yok etmez tek kişi bile olsa karşıya geçmek isteyen olursa bilin ki bu halat kopacak ve hepiniz öleceksiniz ben kendimi önceden halata bağlamıştım zaten der. Yok ben karşıya geçmek istemiyorum diyenler geri dönebilir. Geriye dönen yoktur, en azından Geçmek isteyenler tek tek yüksek sesle bağıra bağıra itirafda bulunurlar...
Sıra bizim hakime gelmiştir, geriye dönse olmaz başlar yaptığı tüm olayları bağıra bağıra anlatmaya aldığı rüşvetleri, hediyeleri. Rehber şaşkın şaşkın hakime bakmaktadır sözü karısı alır o da başlar yediği haltları anlatmaya evlendikten sonra yanında kocası olduğu halde bir bir sıralar, kocasını nasıl, kimlerle boynuzladığını bağıra bağıra söyler. diğer turistler özellikle kocası şaşkın şaşkın bunca sene beraber olduğu karısını izlemekte ve duymaktadır. Hakim; ya çocuklar!
Hakimin karısı devam eder;
- Smith 'de Enduru'da senden değil!
oh be der, tamam artık itiraf ettik, karşıya geçelim!
Rehber;
-Yahu bu köprü köprü olalı böyle rüşvetçi, dolandırıcı adam ile böyle bir o*usbu ile karşılaşmamıştır herhalde! Erenet.NET Önüme Rastgele Güzel Fıkra Getir |
Sevdiklerinize gönderin
Yazdırın
sitesine aittir. Design: Erenet.info