Derviş Mehmet son derece küfürbazdı. Şeyhi çok nasihat ettiği, çok azarladığı halde, bir türlü bu kötü huyundan vazgeçmiyordu. Bir gün bir bakla tanesine okuyup "Al, bunu da dilinin altına koy. Orada dursun, küfretmezsin. " der. Derviş Mehmet,bakla ağzında bulunduğu sürece küfretmez. Yağmurlu bir günde Şeyh Efendi ile Derviş Mehmet birlikte giderken, bir evin penceresinden bir kız çocuğu başını çıkarıp
- Şeyh Efendi! Biraz durunuz. der. Şeyh Efendi belki bir hastaya dua edilecektir diye durur, bekler. Aradan yarım saat geçtiği halde ses seda çıkmayınca, Şeyh Efendi Derviş Mehmed''i " Kapıyı çal da sor, ne istiyorlar? " diye eve gönderir. Kız yine pencereden başını çıkarıp " Rica ederim, biraz daha durunuz " der. Bizimkiler yağmurun altında bir o kadar daha beklerlerse de, yine de bir ses çıkmaz. Şeyh artık gitmeye karar verir. Tam bu sırada kız pencereden uzanıp, "Artık işiniz kalmadı. Size zahmet verdik, affedersiniz." der. Şeyh niçin bekletildiklerini sorar. Kız "Efendim! Tavuklarımızı kuluçkaya yatırmıştık. Komşu Pembe Hanım, hanımanneme " Kuluçkanın altına yumurta konurken" büyük bir kavuklunun başına bakılırsa, piliçler tepeli çıkar" demiş. Annem de sizi buradan geçerken gördü. Onun için bekletti. " deyince, Şeyh Efendi Derviş Mehmed''e emreder:
-Derviş Mehmed! Çıkar oğlum ağzından baklayı. Erenet.NET Önüme Rastgele Güzel Fıkra Getir |